:: Çizgi Roman Okurları Platformu ::

http://groups.yahoo.com/group/croplatform/

Archive for 06 Nis 2007

Türkçe 300 Albümü ve DRUBAK’La söyleşi

Posted by croplatform Nisan 6, 2007

Veee işte usta yazar-çizer FRANK MILLER’ın “300” grafik novel’ini ülkemize Türkçe kazandıran yayıneviyle, DRUBAK’la, Ekim Erkurt’la yaptımız mini söyleşimiz. Günlerdir beklediğimiz yanıtlar nihayet elimize ulaştı.

Çizgi Roman dünyamız bir yanda kan kaybederken, genç, cesur ve becerikli çizgi roman girişimcilerinin ataklarıyla umut doluyor. Dileriz bu artarak sürer. Tabii dileriz okuyucular da artar! 

İşte söyleşimiz ve 300 ve belki de devamı…:

 

 

Ü – Klasik bir giriş yapıyoruz hazırlanın! En beklenmedik soru geliyor yani: DRUBAK kimdir, nedir? 

E – Drubak, öncelikle grafik ve web teknolojileri alanında uzmanlaşmış bir görsel iletişim tasarımı oluşumudur. Dijital medya olarak adlandırabileceğimiz her alana ilgi ve alaka göstermektedir. Drubak, bir şirket isminden ziyade etkinliklerimiz için kullandığımız proje ismimizdir.    

 

 

  

Ü – DRUBAK ekip veya yöneticisini tanıyabilir miyiz? Belki de en çok merak edilen şey çizgi romana ve yayıncılığa yönelen kişilerin alt yapısı ve cesaretlerini hangi alt yapı üzerine kurdukları. Sonuçta eline fırsat geçse aynı işi yapmak isteyecek çok genç var ve rol model seçme aşamasında yayınevi sahiplerinin örnek olabilecekleri noktaları açıklamak en doğru hareket olur herhalde? 

E – Ekibimiz genel olarak Sinema ve Görsel iletişim Tasarımı dallarında eğitim görmüş, hepsi en az yüksek lisans derecelerine sahip konularında uzman arkadaşlardan oluşmaktadır. Genel ilgi alanları internet teknolojileri, video, animasyon, grafik, bilgisayar oyun tasarımları olarak tanımlanabilir.  

Ü – Belli ki eğitim ve mümkünse ileri eğitim uzmanlaşmayı getirirken bilgisiz iş yapılamayacağının da altı çizilmiş oluyor yanıtınızla. Peki ajansınızda görev alan kişilerin çizgi romanla ilişki düzeyi, tercihler, kişisel beğeniler nelerdir? 300’e giden yolda sizleri neler besledi? 

E – Drubak’ı tüzel bir kişilik olarak kabul edersek, genel olarak yetişkinler için yaratılmış grafik romanlar ile ilgilenen, felsefi ve siyasal altyapısı ile öne çıkan projelerle ilgilidir diyebiliriz. Öncelikle ürünlerde gözetilen ayrıntılar, grafiksel kalite ve metinlerdir. Genel olarak Kingdom Come, Watchmen, Planetary, The Authority, Batman: Year One/The Dark Knight Returns, Transmetropolitan, Blanket, Sandman, Conan The Barbarian bizim beğenerek okuduğumuz çizgi roman eserleridir.

  

 

Ü – Hep cesur girişimciler dedim size ama nedir bu cesaretin sebebi? Çizgi Roman basmak ! Koşullar, yayınevlerinin durumu, satış rakamları, Lal’in yayın durdurması, Serüven’in kapanması… Neden çizgi roman bastınız? Hani şaka bir yana eminim bazıları “aklınızı peynir ekmekle mi yediniz” diye sormuştur… Yoksa sormadılar mı? 

E – Ülkemizde çizgi roman ve kitap işleriyle uğraşmanın, büyük şirketler dışında kimseye memnun edecek bir iş kolu olmadığı herkesin malumudur. Bu nedenle yeni yapılanan ve öncelikle iş alanları yeni medya olan bir yapılanma için çizgi roman alanını seçmek, adımların hiyerarşisi ile ilgilidir. Bu işe adım atarken piyasa koşullarının bozukluğunu takip ediyorduk. Çizgi roman okurlarının ürün kalitesi ve değerinin düşmesi nedeniyle heveslerini yitirmekte olduklarını düşünüyoruz ve genel durgunluğu buna bağlıyoruz. Bu sebeple aynı jenerasyondan bireyler olarak bizim de beğeneceğimiz ve edinirken mutluluk duyacağımızı düşündüğümüz bir iş ortaya çıkarmak ilk amacımızdı. Şu ana kadar çizgi roman severler dışında kimseden göremediğimiz destek ve yakınlığın kırdığı cesaretimize rağmen, severek ve isteyerek grafik yayımlar alanındaki çalışmalarımıza devam edeceğiz.  

Ü – 300’e kim karar verdi, neden E – 300’ün Frank Miller’ın kimliği ve çizgi roman dünyasındaki önemi nedeniyle doğru bir çıkış ürünü olacağını düşündük. Grafiksel olarak mühim, metin olaraksa heyecan vericiydi. Güçsüz görülen ve yenileneceklerine kesin gözüyle bakılan 300 savaşçının, kendini kabul ettirmiş, doymayan ve paylaşmayan, kibiri yüzünden vasatlaşan dev bir orduya karşı verdiği savaşın hikayesini sunmak, yeni, genç ve kendine inanan bir şirket için iyi bir başlangıçtı. Bu adım, sembolik olarak bize güç veriyor ve verecek.  

Ü – “Bu idealizm midir, belli hedeflere doğru ilk adım mı?” diye soracaktım vazgeçtim! Ama şimdi aklıma takılan bu işin sizdeki duygusal yanı bir tarafa yayınevi olarak nasıl bir uğraş verdiğiniz. Bir çok örneğinde rastladığımız üzere bizde çizgi roman hasbelkader zeçimlerle basılıyor. Siz ne yapacaksınız? Sadece gündem konularına göre mi yayıncılık yapacaksınız (filmi var diye çr basmak mesela) yoksa belli bir yayınevi konsept ve editoryal çalışmanız var mı  

E -Gündeme göre yayım yapmak gibi bir kaygımız hiç olmadı, olmayacak. Amacımız, 300’ü Kasım 2006 döneminde çıkartmaktı ancak lisans ve çeşitli rekabet koşulları yüzünden geciken süreci filmin çıkışı ile birleştirmek en mantıklı çözüm olduğu için durum, bu şekilde tezahür etti. 300’ün filmi yüzünden yayımlandığı yanılgısı ne yazık ki hep karşılaştığımız bir eleştiri ancak gerçekten iyi bir ürün ortaya konduktan sonra okuyucular için filmin varlığı veya yokluğunun bir önemi olmaması gerektiğini düşünüyoruz.

 

 

 Ü – 300… Hedefiniz neydi, ona ulaşabildiniz mi? Kaliteli ve bir hayli başarılı bir baskı yaptınız Çizgi Roman Okurları Platformu olarak tüm çizgi roman okurları adına teşekkür ve tebrik ederiz. Neler söylendi size bu konuda. Hele de fiyat düşük bulundu o kaliteye göre. Para kazanabildiniz mi 🙂 

E – 300’ün baskı kalitesi ve sunumu elimizden gelenin en iyisi oldu. Kitabın şu sıra değerini verenlerin yanında, yıllar yılı kitapçılarda bulunacağını, şimdi 13-15 yaşında olan gençlerin 17-18 yaşlarına geldiklerinde bu kitabı görüp edinmek isteyeceklerini ve hak ettiği değeri verecekleri inancındayız. Bu perspektiften bakınca bu işi direkt olarak kar amacı güderek yapmadık. Bir tavır olarak ve bizim gibi gençlerin artık iyi şeyler üreterek var olmak istediklerini göstermek için yaptık. Fiyat açıkcası olması gerekenden çok daha düşük ve bu durum bizi, hesapladığımızdan daha fazla zorlayacak gibi görünüyor ancak bahsettiğim idealler nedeniyle bu yapılması gereken bir hamleydi. İyi iş ve samimiyet bugün değilse yarın yerini bulacaktır. 300 konusunda kısaca, kar edemeyeceğimizi söyleyebilirim.  

 

 

 Ü – Yeni kuşak pek sevilmiyor eskiler tarafından ama galiba yeni kuşağın en büyük erdemi dürüst olabilecek kadar cesur olması. Para kazanmıyoruz diyebilmek büyük bir başarı bence. Konuyu gene bizdeki yayıncılığa getirmişken sorayım çizgi romanımızın yerli üretimlerinin ve telif baskılarının geleceğini nasıl görüyorsunuz? 

E – Çizgi roman kültürü, genel görsel kültürü zengin toplumlarda gelişen ve kıymeti bilinen bir alandır. Çizgi roman geleneği olan bütün toplumların resim, heykel, sinema gibi alanlarda başarı olduğunu görüyoruz. Bu nedenle ülkemizde bugüne değin bu alanlarda hiyerarşik bir kültür oluşumu edinilememiş durumda. Ancak 90’lardan sonra gelen jenerasyonda bu görsellik iletişimi ve olgunluk sağlanmaya başlandı. Bu gelişimin ne kadar sağlıklı olduğu tartışılabilir ancak gelecek vaad ettiğini düşünmek umut verici olacaktır. Özellikle genç okurların ve yaratıcıların ülkemizde yazılacak, çizilecek ve okunacak bir çok hikaye olduğunun farkında olmalarını ve daha çok çizgi roman üretecek cesareti biran önce bulmalarını ümit ediyoruz.  

 

Ü – Konuyu sizin de yeni kuşağa getirmeniz hoş oldu. Nedense bir önceki kuşağın yarattığı karmaşayı, bazı özensizlikleri ve eksiklikleri gidermek yenilere kaldı ama bir çokları bunu görmezden gelirken gençler de potansiyellerinin farkında değiller. Hele ellerindeki muhteşem olanakları bilseler… Yeni veya eski… Okur profilimiz ve diğer yayınevlerimiz hakkında görüşleriniz nelerdir? 

 

E – Ülkemizdeki okur profilinin ‘Bonelli’ olgunlarını bir kenara koyarsak piyasa yönlendirmelerine tabi olmamaları gerektiğini düşünüyoruz. Daha aktif ve isteklerini çeşitli ortamlarda daha sık beyan eden okuyucuların türk çizerlere ve yayımcılara nitelikli biçimde yardımcı olabileceğini ve Türkiye çizgi roman profiline katkıda bulunmaları gerektiğine inanıyoruz.  

Ü –  Son olarak bir söz, öneri, DRUBAK haberi… Söylemek istediğiniz ne varsa onu da size bırakıyorum. 

E – İşlerimizi takip edin, biz okurları ediyoruz desem yeterli olur herhalde! 

 

DRUBAK, okurlarına bir de hediye veriyor. Ekim Erkut onu da hatırlatıyor unutmayın: www.300cizgiroman.com (Çizgi roman severler 300’ü, 50*70 poster hediyesiyle birlikte sitemizden edinebilirler.) 

 Ümit Kireççi 

 

Posted in ÇR Okurlar - Emek Verenler | 1 Comment »